Önce – Özdemir Asaf

 

Ağaçlar çizerdim, yeşillenirdi;
Çizdiğim ağaçlara çizdiğim kuşlar gelirdi.

Ormanlar düşünürdüm, uyurdum,
Düşündüğüm ormanlarda kaybolurdum.

Anı kuyularından çekmek bir yudum acı su,
Bir yudum acı su, çekmek anı kuyularından, soğuk su.

Bilmedim bu, ya bir korkunun duygusu,
Bilmedim bu, ya da bir duygunun korkusu.

Kent dayanıyor bahçenin duvarlarına,
Yeni bahçeler çiz, gözlerinin kuşlarına.

Hazır kent dayanmışken bahçene
Kuşlarını gözüne sal, götür ağaçlarına.

Özdemir Asaf

Düşünce – Orhan Seyfi Orhon

 

Yıllar var ben onu hiç unutmadım
O beni sorar mı hatırlar mı ki?
Büsbütün silinip gitti mi adım?
Gönlünün vefası bu kadar mı ki?

Döktüğü yaşları kurutmuş mudur?
Kendini aldatıp avutmuş mudur?
Vaadini tutmuş mu unutmuş mudur?
Şimdi başkasına meyli var mı ki?

Bilsem uzaklarda kimler ağlıyor
Kimlerin kalbini aşkı dağlıyor?
Acep kederli mi yas mı bağlıyor?
Yoksa eskisinden bahtiyar mı ki?

Orhan Seyfi Orhon

Bir Kapı Açıp Gitsem – Cahit Sıtkı Tarancı

Ben bu dünyaya yanlış gelmiş olacağım ben
Ben öyle her insandan, o kadar uzağım ben
Yine bu gözlerimdir okşanacak şey arar
Yoksa içimde başka bir dünya hasreti var

Uyanır gibi birden bir korkulu rüyadan
O içimden sevdiğim, benim olan dünyadan
Bir ses bana: ‘Gel! ‘ dese, ben o sesi işitsem
Kimsecikler duymadan bir kapı açıp gitsem

Cahit Sıtkı Tarancı

Karadut I – II – Bedri Rahmi Eyüboğlu

I
Karadutum, çatal karam, çingenem
Nar tanem, nur tanem, bir tanem
Ağaç isem dalımsın salkım saçak

Petek isem balımsın ağulum
Günahımsın, vebalimsin.
Dili mercan, dizi mercan, dişi mercan
Yoluna bir can koyduğum
Gökte ararken yerde bulduğum
Karadutum, çatal karam, çingenem
Daha nem olacaktın bir tanem
Gülen ayvam, ağlayan narımsın
Kadınım, kısrağım, karımsın.

II
Sigara paketlerine resmini çizdiğim
Körpe fidanlara adını yazdığım
Karam, karam
Kaşı karam, gözü karam, bahtı karam
Sıla kokar, arzu tüter
Ilgıt ılgıt buram buram

Ben beyzade, kişizade,
Her türlü dertten topyekûn azâde
Hani şu ekmeği elden suyu gölden.
Durup dururken yorulan
Kibrit çöpü gibi kırılan
Yalnız san’at çıkmazlarında başını kaşıyan
Artık otlar göstermelik atlar gibi bedava yaşayan
Sen benim mihnet içinde yanmış kavrulmuşum.
Netmiş, neylemiş, nolmuşum
Cömert ırmaklar gibi gürül gürül
Bahtın karışmış bahtıma çok şükür.
Yunmuş, yıkanmış adam olmuşum.

Karam, karam
Kaşı karam, gözü karam, bahtı karam
Sensiz bana canım dünya haram olsun

Bedri Rahmi Eyüboğlu