Arama O Ağaçları – Melih Cevdet Anday

Artık arama o ağaçları,
Yaz öğlesinde kırmızı dutlar gibi
Masaya yanıp sönerek dökülen
Işığın ve gölgenin anısını.

Artık arama o ağaçları
Altında hiç kimse yok artık
Yalnız beyaz örtüde gölge ve ışık.
Bir yanıp bir sönüyoruz.

Melih Cevdet Anday

Giderayak – Orhan Veli Kanık

Handan, hamamdan geçtik,
Gün ışığındaki hissemize razıydık;
Saadetinden geçtik,
Ümidine razıydık;
Hiçbirini bulamadık;
Kendimize hüzünler icadettik,
Avunamadık;
Yoksa biz…
Biz bu dünyadan değil miydik?

Orhan Veli Kanık

sakin suyun ateş hali – Halim Yazıcı

sakin suyun ateş hali
kim ki…

toprak gün, ay kim
insan hallerim

buğday tarlasına en son
ne zaman gittin?

zaman yoktu, su zaten
yok ki

taş büyüdü
çocuklar saten

ellerim aktı
durmadı

asıldı göklerim
çoğaldı

sığmadı mızrapları
sazlarımın

dizlerim
ah dizelerim

Halim Yazıcı
-Deliceler Aşkına-

Eflatun İlahi – Gülten Akın

Eflatun çiçekler döküyor durmadan
Sayrısın, etinde yıllanmış zehir
Nece sağaltayım seni, nece dindireyim
Ülkem misin, oğlum musun seçemiyorum
Sevdanın özü birdir

Yazıları tersinden okuyorlar
Biz de biliyoruz, okuyan da bilir
Onca genişletmiş evini yerini
Yaramaz otlar gibi
Sanılır çılgınlık usa naziredir

Duldasız gölgesiz rüzgâr içinde
Başağını gece büyütene sor
Zulümün durağı yitik oldukça
Kavga gündemden düşmüyor

Gülten Akın acep gidişlerdesin
Acın dinlencede değil
Özlemin kanıyor
Mülkün örselenmiş
Ürünün dağılmış
Hangi yaz seni nennileyebilir?

Gülten Akın
– Ağıtlar ve Türküler-